Çocukluk Çağında Astım
Astım Nedir?
Astım havayollarının kronik iltihabi bir hastalığıdır. Tüm toplumlara bakıldığında astım sıklığının %1 ile %30 arasında değiştiği görülür. Kıbrıs'ta bölümümüzün yaptığı bir çalışmada bu sıklığın çocukluk çağında (18 yaş altında) % 20 olduğu belirlenmiştir. Bu gerçekten üzerinde durulması gereken çok yüksek bir orandır. Farklı nedenler ile hava yolunda ortaya çıkan mikrobik olmayan yangı hava yolu duvarında hasarlanma, hava yolunda daralma, mukus (balgam) artışı ve hava yolunda tıkanıklığa neden olur.
Bu bulgular başlangıçta kendiliğinde ya da tedavi ile tamamen geri dönüşümlü olmasına karşın zamanın ilerlemesi ile yangı ve yineleyen hasar hava yolu duvarında bazı geri dönüşümsüz değişikliklere neden olur. Bu nedenle, astım tanısının erken konması ve tedavisinin zamanında başlanması önem arzetmektedir.
Astımın bulguları nelerdir?
Astımın klinik bulguları arasında tipik olarak yineleyen hırıltı, hışıltı, öksürük, nefes darlığı, göğüste daralma hissi ile kendini gösteren ataklar yer alır. Bu bulgular özellikle ailesinde astım olan kişilerde astım tanısına yaklaştırması gereken özelliklerdir. Bu bulguların ağır kokular, sigara dumanı gibi uyarıcılar ile ya da gece artması beklenebilir. Ancak bu kadar tipik ve beklenen bulgular yanında hastalar sadece öksürük ile ya da egzersiz yaptıklarında olan öksürük ve nefes darlığı yakınması ile de başvururlar. Küçük çocuklarda ise, viral enfeksiyonlar ile tetiklenen hırıltı ve hışıltı atakları ile de başvuru olabilir. Özellikle ailesinde alerjik hastalık öyküsü olan uzun süreli öksürükler, tekrarayan hırıltı, üç defanın üzerinde hışıltı atağı, gülme, ağlama , egzersiz ile öksürükleri tetiklenen , nefes darlığı olan her çocuk astım açısından değerlendirilmeli ve gerekli testler zaman kaybetmeden yapılmalıdır.
Çocuklarda astım nasıl teşhis edilir?
Astım tanısı koymada en değerli tanı aracı hastanın şikayetlerdir. Öksürük, hırıltı, hışıltı ve / veya nefes darlığı belirtilerinin varlığı ve bu belirtilerin bronş acıcı tedaviyle veya kendiliğinden kaybolması, ancak bir süre sonra tekrar ortaya çıkması ön planda astımı düşündürür. Yattıktan sonra veya sabaha karşı yaklaşık 30 dakika süreyle devam eden ve bronş genişletici ilaçlara olumlu yanıt veren öksürük atakları da aksi ispat edilene kadar astım olarak kabul edilmelidir. Doktor muayenesinde akciğerlerde bronş daralmasına ait bulgular gözlenmesi de tanıyı destekler ancak şart değildir. Çocuklarda astımın %80'i alerjik kökenli olduğu için alerji testlerinin yapılması da tanı da önem arzeder. Eğer hasta 5 yaşın üzerinde ise solunum fonksiyonlarının ölçümü tanı da yardımcıdır. Astım tanısı için gerekli olan tüm testler kliniğimizde eksiksiz olarak yapılabilmektedir.
Çocuklarda astım nasıl tedavi edilir?
Tüm alerjik hastalıklarda olduğu gibi astımda da birinci basamak tedavi alerjik olunan maddeden uzak durmaktır. Öncelikle, alerji testleri ile (Deri testleri) saptanan alerjenler ve diğer olası tetikleyicilere karşı korunma birincil önem taşır. Uygun öneriler doğrultusunda alınacak çevre önlemleri ile hastalık belirtilerinin ve bronşlardaki aşırı duyarlılığın azalması mümkündür. Çevre önlemlerinin yeterli olmadığı, ilaç tedavisinin uygun görüldüğü hastalarda sprey şeklindeki ilaçlar kullanılmaktadır. Bunlar, alerjinin yarattığı bronş hassasiyetini ve akciğerlere göç eden iltihabi hücreleri azaltarak atakları önleyen ilaçlar ve sadece hastalık alevlenmeleri sırasında kullanılan bronş gevşetici ilaçlar olarak ikiye ayrılabilir. Astım tedavisinde atakları önleyici ilaçların bir çoğunda düşük dozlu kortizon bulunmaktadır. Ancak bu kortizonlar kana karışma oranı çok çok düşük, uygun dozda kullanıldıklarında kortizona ait yan etkilere yol açmayan ilaçlardır. Alerjik astımda, uygun hastalarda uygulandığında hastalığı kökten tedavi edecek ve doğal seyrini değiştirebilecek tedavi yöntemi ise alerji aşı tedavisidir. Astımda atakların sıklığını ve şiddetini azaltmak ve mümkünse tamamen belirtileri yok etme amacı ile uygulanan günlük ilaç tedavilerinin düzenli kullanılması ve hastanın düzenli olarak doktor kontrolünde olması, belli aralıklarla muayene edilmesi ve solunum fonksiyon ölçümleri yapılması hasta izleminde çok önemlidir.